Yolda Olmak




      ''Yol, kendine bir yer bulamamış kişinin özlemidir.'' der Oruç Aruoba. 

       Belki de öyledir bilemiyorum. Yolda olmak, seyahat etmek, yeni bir yer keşfetmek dünyada beni en çok mutlu eden şeylerden biri. Öyle bir his ki bu yola çıktığınız an sanki yaşadığınız şehrin o karmaşasından, gürültüsünden bütün o canınızı sıkan her şeyden uzaklaşıp huzura doğru bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Yanınıza sadece iyi hissettiren duygularınız eşlik ediyor.

      Yol hikayeleri de böyledir mesela. Yazmaktan ya da anlatmaktan, hatırlamaktan en keyif aldığım anılar. Çünkü aslında yazarken o anı tekrar yaşatıyorsunuz. Yeniden bir maceraya atılmış kadar heyecan veriyor bana. Kelimeler parmaklarımdan akıp giderken inanılmaz bir mutluluk yaşıyorum. Belki imkanım olsa her anımı, her günümü bu zevkten mahrum kalmadan geçirirdim. Seyahat etmeyi kendine meslek edinenlere çok özeniyorum. Hayatımı belki de sadece buna adamak isterdim.

      Mutlu olduğum anlara bakıyorum, şu yukardaki fotoğraf karesi bile bana huzur veriyor. İnsana yaşadığını hissettiriyor bu anlar. 

      Tabi ki illa uzak ülkelere pahalı seyahatlere gerek yok bunun için. Yaşadığınız şehirden başlayın mesela keşfetmeye. Eminim ki daha görülecek pek çok sokak, köşe başı sizi bekliyor olacak. Hani klişe bir söz vardır. Şehrin ruhu, mekanların soluğu bu belki onlara bir canlılık kazandırma ihtiyacı, insanlaştırma isteği. Bazı şehirleri ve mekanları insanlardan daha çok sevdiğim doğrudur. Mesela İstanbul, burası benim ailem gibi. Sıcak bir karşılamayla kollarını açtı sanki bana. Bu hissi pek çok insanda yaşayamıyor olmam garip mi bilmiyorum. Ama aramızda sağlam bir ilişki olduğu kesin:) Birkaç gün bile uzaklaşsam bir eksiklik ve özlem duyuyorum. Bu, bambaşka bir his. Bence aşk da böyle bir şey. Aşk denince herkes bir insana duyulan aşktan söz eder. Ama mekanlara da bir sokağa, denize, doğaya da aşk duyulabilir bana kalırsa. Hem onlar size hiçbir zaman ihanet etmez ve ne zaman isterseniz sizi heyecanla bekliyor olur. Hayvanlar da böyledir mesela. Sadece sizden biraz ilgi beklerler ve sonsuz bir sevgi verirler size. Sanırım doğada karmaşık olan tek tür, insanlar. Onlar hakkında tahminde bulunmak bile zor:)

        Çok sevdiğim rehber, seyahat yazarı ve sanat tarihçi Saffet Emre Tonguç'un hayatıma model edindiğim şu sözleriyle noktalamak istiyorum yazımı: ''İmkanlarınız dahilinde az çok, uzak yakın, kısa uzun demeden seyahat edin. Edin ki başka yaşamlardan kendinize yenilikler süzüp alın. Yeni yerler görüp yeni insanlar tanıdıkça zihninizin de kalbinizin de zenginleştiğini hissedeceksiniz. Olgunlaşacaksınız. Hoş görmeyi öğreneceksiniz. Hayat, kabuğunuza çekilmek için çok kısa...''

      
















       

Yorumlar

  1. Oruç Aruoba ne kadar da güzel özetlemiş konuyu, kalemize sağlık çok hoş bir yazı olmuş

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar